4 Mayıs 2012 Cuma

PLATONİK / Bölüm 2 / Sahne 2

PLATONİK / Bölüm 2 / Sahne 2

(Ebru bankta oturmuş ; kara kara düşünürken bi taraftan da ağlamaktadır,ordan geçen yaşlı bir teyze Ebru'yu göremeyince dayanamayıp yanına gider ve banka oturur.)

+Ne oldu yavrum? Neden ağlıyorsun?
EBRU : Yok birşeyim teyze ya.
+Sorunda o değil mi zaten yavrum?O bişey olmadığı için ağlamıyormusun şuanda?
EBRU : Öyle demeyin ama daha çok üzülüyorum.
+Geçer yavrum geçer...sen hiç merak etme.
EBRU : Gönül yarası teyze bu,kolay kolay geçer mi hiç?
+Biliyorum yavrum biliyorum.Görünüşe göre erkek arkadaşın seni terketmiş ve onu en son gördüğün yerde burası,öyle değil mi?
EBRU : Çok mu belli ediyorum teyze? Nerden anladın?
+Gözlerinden yavrum gözlerinden.
EBRU : Siz falcı mısınız acaba? Lütfen evet diyin,noluuuur!
+Bunları bilmek için falcı olmaya gerek yok yavrum ama tahmininde yanılmadın.
EBRU : Gerçekten mi? Falcı mısınız siz? Teyze o zaman baksana bana noluuuur!
+Bak yavrum normalde hiç kimsenin falına bakmam öyle.Ancak içimden gelirse bakıyorum,sende çok şanslısın.
EBRU : Aa! Gerçekten mi? Çok sağol teyze,gerçekten teşekkür ederim. Ama...
+Ama?
EBRU : Param yok ki benim,siz şimdi pahalıya bakıyosunuzdur.
+Parayı endişe etme yavrum.İçimden geldi diyorum ya para istemez.
EBRU : Tamam öyleyse.Başlayalım mı teyze?
+Şimdi suus ve gözlerimin içine bak.Gözlerini benden sakın ayırma...evet evet aynen öyle,gözlerimin içine bakarken kulağın bende olsun.
EBRU : Tamam.
+Şimdi bana çantandan sana ait olan,daha önce hiç kimsenin dokunmadığı bir eşya ver...tarak olursa daha iyi olur yavrum.
EBRU : Dur teyze bi çantama bakayım ya olacaktı bende tarak...aaa buldum varmış,buyur teyze.

(Falcı teyze eline tarağı alınca iki elinle ovuşturmaya başlar.)

EBRU(içinden) : Ayyy! Bi daha taramam artık onla saçlarımı...elleri kınalı kınalı tuttuğu tarağı ıyyy.

+Şimdi beni dinle yavrum.Seni gönülden seven biri var ama sen başkasına aşık olmuşsun.Onunda seni sevmesini istiyorsun ama beklediğin karşılığı alamıyorsun.Öyle değil mi yavrum?

(Ebru'nun gözleri faltaşı gibi açılır ve ağzı açık kalır.)

EBRU : Evet,aynen öyle teyze ya.İçimi okudun resmen :O
+Merak etme kısa zamanda sevdiğin kişiye kavuşacaksın ama bu hayırlı bir birliktelik olmayacak.Üzülen sen olacaksın yani senin anlayacağın kullanıcak seni bu adam.
EBRU : Valla teyze bi kavuşalımda ben bırakmam onu...ne yaparsa yapsın yanımda olsun yeter benim için.Onu gördüğüm anda sıkı sıkı sarılıcam,hiç bırakmıcam.
+Yavrum dikkat et kendine! Ben sana olacakları söylüyorum ama sen hala ısrarla böyle düşünürsen başına gelecekleri görmek istemem o yüzden uyarıyorum şimdiden.
EBRU : Şimdi niye öyle dedin ki teyze? Üzülüyorum ama bari sen yapma bunu...gelen üzüyo geçen üzüyo beni ya.
+Bi bildiğimiz var herhalde yavrum.İyiliğin için söylüyorum bunları,aklını başına devşir!
EBRU : O kadar kötü mü yani teyze ya?
+Kusura bakma yavrum ama gerçekler bu.Üzülmeye değmez onun için,sen git seni sevene değer ver bırakıpta çekip gidene değil..!
EBRU : Ama bana onlarca kişi sevdiğini söylüyor,aşkını itiraf ediyor teyze! Allah Aşkına söyler misin teyze...hangi birine inanayım?
+Sen aslında kime inanman gerektiğini çok iyi biliyorsun yavrum,bunuda ben söylemiyim sana...madem onlarca sevenin var peki o zaman neden seni sevmeyen biri için ağlıyorsun?
EBRU : İşte teyze o da benim aptallığım,affedersin...neden ağlıyorum biliyor musun? Çünkü onu deliler gibi seviyorum,aşığım hemde.Benim sevgilim olsun diye ne uğraştım,zor ikna ettim ama sonunda başardım...yani başardığımı düşünüyordum ama gitti işte...ben napayım ki şimdi? Teyze napayım şimdi? Başka çarem yok,onun benim olmasını istiyorum sadece...beni sevmesi için elimden gelen herşeyi yaparım ama herşeyi...ne olursa olsun sevdiririm kendimi ona...hele bi gelsinde bende yeniden birazcık mutlu olayım,başka bişey istemiyorum gerçekten...
+Anlamıyorsun beni. Aşk senin gözünü kör etmiş,vallah seni bende kurtaramam Allah senin belanı vermiş... kusura bakma! Ben sana ne desem boş yavrum,sen yine gidip bildiğini okuyacaksın,en iyisi yaşa da kendin gör!
EBRU : Anlaşıldı teyze,sende gidicisin yani...
+Söylediklerim bi kulağından girip,diğer kulağından çıkarken burda kalıp seni dinlemenin ne manası var ki yavrum?
EBRU : Teyzee ben senin ne demek istediğini anladım ama seviyorum işte napayım,aşık olmuşum bir kere.
+O zaman söylediklerimi unutma yavrum,kendine iyi bak...
EBRU : Teyzeeee! Dur nereye sende mi gidiyorsun ya..? Elin karısı bile terketti beni ya yok böyle bişey.

(Falcı teyze ; Ebru'nun arkasından söylediklerine aldırış etmeden oradan ayrılır ve ona sinirlenen Ebru kendi kendine söylenmeye başlar.)

EBRU : Teyzeye bak yaa..! Doldurdu da doldurdu...doldurdu da doldurdu...bende oturmuşum mal gibi dinliyorum ya...ayy çok salağım ya inandım bide buna...bu kocakarı ne anlar gelecekten ya? Daha yolda önünü göremiyo,gelmiş burda gelecekten bahsediyo...pis pis baktı bana gözleri felfecir okuyo aman bide rüyama girer şimdi bu...ayy Allah cezanı versin hemi,canın cehenneme..! Gerizekalı Tufan ya hep senin başının altından çıktı bu...korkak yahudi seni...bok vardı dimi atladın denize...boğulursun inşallah çıkamazsın o sudan,seninde canın cehenneme...ne diyorum ben Allah aşkına ya? Eyvaaah falcı karı içime girmiş olmasın...vallahi girdi içime...aklımı aldı,kalbimi çaldı büyü yaptı ya büyü yaptı off kafayı yiyicem yaa...gidip eve kurşun döktüreyim bari...ağzına sıçtığımın karısı...!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder